Sayfalar

31 Mart 2011 Perşembe

Dengeler ve sistemler...

Büyük sorumluluklar, büyük güçler ve küçük adamlar.. Yakışanı hepsinin de üstesinden gelebileceği özelliklerle bezenmiş kişilerin olması. Ama yok olmuyorki, olamıyor-ki. Bir güç, bir el, bir kudret birini alaşağı ederken öbürünü baş tacı ediveriyor.. Kim hakeden, kim kaybeden. Hak eden gerçekten hak etmişmi, kaybeden kaybettiğinin farkındamı. Kaybedenler, kaybetmemesi gerektiği halde kaybettiriliyorsa bu kimin özürü olmalı. Kim kime hesap vermeli?…
Dengeler bile dengesizlikler üstüne kuruluyorsa, çok çalışan hep çok çalıştırılıyorsa, çalışmayıp şirin görünenler hep kazanıyorsa.. Doğrusu çalışmadan güç kazanmak mıdır? Yok değilse ilk çağlardan bugüne neden düzen böyle gelmiş böyle gidiyordur?
Sistemler yerden yere vurulurken sisteme eninde sonunda boyun eğilecekse, bunca isyanı yapanlar, sırf inadınamı isyan etmekte yada gösterişmi hepsi?
Hayatının neredeyse tamamını çalıştığı kurumun isteklerine boyun eğerek geçirmiş insanlar en sonunda o kuruma küserek ayrılmak zorunda mıdır? ayrılmadan önce kurumsal kullanıcılarının kendini kullandığını neden anlamaz da sürekli bir beklenti ile geçirir günlerini? Sonra da işi bitince dışlandığını hissetmesi bu beklentilerin gerçekleşmeyeceğini, anladığından mıdır?
Neler söylüyorum ya da kimlerden bahsediyorum? Biliyorum karmakarışık bir yerlerdeyim… ama hayır… Etrafınıza bakarsanız kendinizde olmasa da bir yerlerde bir köşede bu dediklerimin büyük bir kısmı ile mücadele etmiş bir sürü insancıklar görürsünüz.. Hepsi de çok çalışmış ama karşılığını alamamıştır. Hepside zamanında yanlış giden her şeyle çok uğraşmıştır ama artık bunların bir anlamı olamayacağını anlayacak olgunluğa eriştiğinden vazgeçmiştir. Hepsi çok işler yapmış, doğruları anlatmak için çok savaşmıştır ama artık ununu elemiş eleğini de asmıştır. Hepsi çok tecrübelidir, hepsi çok biliyordur. İşte bu sebepten sizinde artık bir çıkış aramayı bırakıp teslim olmanız gerekiyordur. Çünkü tecrübe ile doğru orantılıdır hayat ve tecrübeli olanlar onlardır… Dolayısı ile sizlerinde mücadelesi boşunadır. Yanlış gideni düzeltmek size kalmamıştır. Zaten eninde sonunda sistem sizide eritecektir. Öyleyse sinirlenip kendinizi yıpratmanın anlamı da yoktur…
İşte bu da sonun başlangıcıdır…

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...